Empati ve seçim


www.karadenizolay.com 

M. Kemal AYÇİÇEK

 

Bir gazete tarafından yaptırılan “seçim anketi” sonuçlarının yayınlanmasının ardından yine suni gündem oluşturulmaya çalışılıyor. Önce bu anketi yayınlayan sözde “Bağımsız Gazete!” nin  öyle bağımsız bir anket yapmadığı, bu anketin güvenilirlik durumunun da çok tartışmalı olduğunu söylersek yanılmayız. Çünkü Anket, bu gazetenin kendi yorum girişinde kim için yapıldığını ortaya koyuyor. Aynen şu ifade ilk paragrafta yer alıyor; “VATAN’ın anketine göre AKP’de hafif CHP’de daha ciddi yıpranma var. Ağar’ın DYP’si ile Bahçeli’nin MHP’si tırmanıyor”.

 

Aynı gazetenin yazarlarından Okay Gönensin, “Erken seçime doğru” başlıklı yazısında da seçimin kaçınılmaz olduğunu yazıyor. Ama aynı gazeteden mesela Güngör Mengi de , “Anketinin en çarpıcı sonuçlarından biri de erken seçim şartlarının asla bulunmadığı gerçeğinin ortaya çıkmasıdır” diyor. Bence de Güngör Mengi haklı elbette. Şimdi bu seçim meselesini temcit pilavı yapıp, Türkiye’de gündemi  başını Süleyman Demirel’in Kızılcahamam’daki dinlencesi sırasında ziyaretine giden güya ülkeseverler grubu(ki bunlar arasında eski bakan Hasan Ekinci de var), boşu boşuna gereksiz tartışmalara sürüklüyorlar.

 

Anket, DYP ve MHP’nin ısmarlama anketidir.  Bu anket sonuçları, hiçbir masraf yapılmadan ve kimseyi yormadan da gayet rahatlıkla salt Genç Parti’nin Uzanlara yapılan operasyonlar neticesinde düştüğü durum dikkate alınarak zaten bilinebilirdi. Hem zaten  Genç Parti oylarının da MHP’den daha çok alındığını bilmeyen de yoktu! Ama sorulan nedir, “Genç Parti’nin eriyen oyları hangi partiye gitmiştir?” Yani iş mi bu, soru mu bu? Elbette MHP ve DYP’ye gidecekti değil mi? Ayrıca anketi düzenleyenler, bu ankette “Güneydoğu temsil edilememektedir” de diyor. Şimdi siz Kürt realitesini de görmeyeceksiniz ve ardından da “ Ufukta koalisyon gözüküyor” diye de manşet atacaksınız bu olmaz. Böyle bağımsız gazetecilik falan da olmaz tabi.

 

Şimdi empati yapıp bakalım,

Ben DYP’li olsam, “Tabi ya bu iktidar yıprandı, Bizim Mehmet Ağar’ın meydanlarda topladığı kalabalıklara bakın, kesin biz iktidar oluruz. Biz temsil edilmiyoruz o halde erken seçim olmalıdır.Bastır Mehmet Ağar” derim ve ısrarda ederim erken seçim için öyle değil mi?

 

Ben MHP’li Olsam, “Aslan Devlet Bahçeli, hakkını yediler, sen olmasaydın bu AKP iktidar mı olurdu, sırf senin o koalisyonu bozup erken seçim kararı aldırmanın karşılığı bir jest yapılıp sırf senin bu kadirşinaslığın nedeniyle bir erken seçim mutlaka yapılmalı ve sayın Bahçeli Başbakan olmalıdır. Çünkü o meclis dışında kalmayı hak edecek adam değildir. Erken seçim yapılmalı yoksa…!” derim, kimse de bana haksızsın diyemez değil mi?

 

Ben SP’li olsam, “Bu ihanetcileri ne edip edip bu iktidardan uzaklaştırmalı, onun içim gözüm kapalı erken seçim olmalı. Amin. Allahım bu ülkede hemen erken seçim olsun yarabbi. Amin. Bunlar  gitsin de kim gelirse gelsin sorun değil yarabbim” diyerek sürekli duacı olurum!

 

Ben ANAVATAN’lı olsam, “ Bu anketler yalan söylüyor ya, genç sayın genel başkanımızdan ne de güzel başbakan olur. Yeniden iktidara gelsek asıl şimdi iktidar olmak lazım, inşaatlar falan yani bir yığın ihale bizi bekliyor. Tam bizim zamanımız geldi, hemen erken seçim olmalı, gerekirse DYP ile de ortaklık yaparız yeterki seçime karar verilsin, yoksa bir yığın işi kaçıracaz!” derim.

 

Ben CHP’li olsam, “oh oh nasılda kuduruyor şu DSP’liler, ohh oh. Seçim meçim yok. Bir de tabi SHP’liler var onlara da oh olsun, Mustafa Sarıgülcülere de oooh oh, onlar avuçlarını yalasın seçim meçim yok.” Derim. Bakmayın siz bazen diğer muhalefetin gazına gelipte  Deniz Baykal’ın seçimden korkmuyorum ayakları yapmasına, onlarda angajmanlarıdır.

 

Ben AKP’li olsam, “Seçime gerek yok. Türkiye istikrarı yalakaladı. Başbakanımız gayet güzel götürüyor. Hem Cumhurbaşkanı nı da bu meclis seçmelidir. Seçim gereksiz” derim.

 

Şimdi neden erken seçim olsun, bunu gerektirecek bir durum mu var? Türkiye, çevresinde onca sorun varken büyük krizleri geride bırakırken seçimin gerekçesi ne olacak? Efendim deniyor, bu yıpranmış ya da yorulmuş, Parlamento’nun seçeceği Cumhurbaşkanı tartışmalı olur! Yani, tüm sorulacak soruların muhatabı AK Parti Hükümeti olamaz çünkü, ne seçim kanununu onlar hazırladı ve ne de 2002 erken genel seçimlerinin müsebbibi Ak partidir. Mecliste temsil sorununu var eden Ak Parti değildir ve bunun faturasını da AK partiye ödetmek Demokratlık olmaz. Ak Parti, aldığı sandalyeleri sokakta bulmadı. Mevcut sisteme göre seçimlere girdi ve aldığı oy oranıyla alakalı olarak milletvekili kazandı. Haklıydı haksızdı onların bugün Ak Parti üzerinden tartışılması tamamen saçmalıktır vesselam. Seçimler zamanında olacak ve ilk defa Anayasa’da belirlenen süre de seçim yapılarak siyaseten dürüstlük rüştünü Ak Parti ispat etmiş olacak. Bunun anlaşılması lazım. Olay “rüşt ispatı” olayıdır. Bu unutulmamalı. Kalın sağlıcakla.

Yorum bırakın