Baykal, ne yapsın!

M. Kemal AYÇİÇEK 

Evet, CHP Genel Başkanı  Deniz Baykal, bundan iki ay kadar önce vatandaşı “göreve” çağırmıştı! Açıkça hem de, bu çağrısı Ana muhalefet liderine  yakıştırılamayınca (Ana muhalefet partisi ne iş yapardı) sanırım bu kez daha farklı bir argümanla ve içeriği doldurulmuş olarak bu kez TBMM Grup salonunda, “artık asker çare değildir” dedi. Ve ardından da erken seçim çağrısı yaptı.

 

Türkiye’de seçimlerin genelde 4 yılda bir olduğuna dikkat çekti Baykal, ve Ana muhalefet gereği haklı olarak seçim istedi. Baykal, seçim istemekte haklıdır ama vatandaştan 5 yıllık için oy isteyip seçime giren partiler, eski alışkanlıkları gereği olsa onlarda seçim ister haldeler. İyi ama, AK Partililer de haklı olarak bir şeyi ileri sürüyorlar, diyorlar ki, “evet bugüne dek seçimler hiç zamanın da yapılamadı ama bu kez yapılmalı ve siyasetçiye olan güvenilirlik perçinleşmelidir. Onun için seçimler, normal zamanında yapılacak” e ama onlarda haklılar.

 

Politika üretemeyenlerin tıpkı “yenilen güreşçi güreşe doymaz”mışlığa soyunmuş olmasını doğal karşılamak gerekir. Meydanlara çıkıp, “Türkiye, yanlışa sürükleniyor ey vatandaş, siz sahip çıkın, ben bir şey yapamıyorum” diyen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, sağında ve solundaki aksaçlılarla çepeçevre sarıldığı müddetçe de sanırım düzgün ve günümüz koşullarını dikkate alan  politikalar üretmek bir yana iki ayda bir söylem değiştirerek, partisini canlı tutmaya çalışacak. Allah kolaylık versin demekten başkada bizim elimizden bir şey gelmez.

 

CHP Lideri Baykal, önümüzdeki seçimlerin ( 2006’da istediği erken seçimi kastediyor sanırım) Cumhuriyetimizin neredeyse kader seçimi olacağını ima ederek bence yine çok tehlikeli bir  politik söylemde bulunuyor. Diyor ki; “Artık darbe, asker çare değil, tek çare halkın sağduyusu, Cumhuriyet sevgisi. Önümüzdeki seçim Türkiye’nin laik Türkiye Cumhuriyeti’ni sahipleneceği bir seçim olacak” . Şimdi bu ne anlama gelecek? Türkiye “laik-antilaik” seçmenler kampına sürüklenecek ve seçim propagandaları “Cumhuriyetçi”  veya “diğerleri” diye bölünecek ve bu ikilemde bir seçim atmosferine sürüklenebilecek. İşte bu yanlış bir mesaj değil mi? Bunlar politika üretmek değildir. Bunlar ülkeyi germe politikalarıdır.

 

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AKP’nin Türkiye’nin laik anayasal düzenini değiştirmeye çalıştığını savunarak bu iktidarın asıl amacının seçimleri zamanında yapma adına 2007 deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini bu meclisin seçmesini sağlamak olduğunu bununda yanlış bir iş olacağını söylüyor. Şimdi zamanında yapılacak bir seçimi erkene almak için böyle bir iddiaya asılmak elbette muhalefet görevidir ama Baykal bunu yaparken, seçimlerin Anayasa’da 5 yılda yapılmasını es geçiyor ve kendisi de bu anlamda Anayasa’yı delme çabasında olduğunu fark etmiyor. İyi de buna da çifte standart denmez mi?

 

Hem bu ülkede genç seçmen sayısının hızla arttığına atıf yapıp erken seçim gerekçesi yapan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, parti grubunda mesela gençler yerine hep saçı kar beyazı olmuşlara yer vererek, söyledikleriyle de çelişiyor. Gerçekten ilerici ve sosyal demokrat olan hangi parti de böyle bir ikilem söz konusudur? CHP, AK partiden daha çağdaş olması gereken parti olmalıdır. CHP, halkın değerleriyle savaşmaktan geri durmalı ve vatandaşla daha yakın ilişki içinde olmalıdır. CHP, parti içi demokrasiyi öylesine geliştirmeli ki, tüm partiler ve hatta sivil toplum örgütlerinin de örnek alacağı bir model parti olmalıdır. Baykal’ın seçimden önce yapması gereken en doğru hareket bana göre budur. Umarım bunu yaparak gerçekten Türkiye’deki iktidar alternatifi olabilecek güçlü bir muhalefet görevi ile vatandaşa hizmetin ulaşmasında etkin rol üstlenmelidir. Hatta CHP,  İktidar partinin göremediği aksayan hizmetler konusunda öneri paketleriyle alternatif hizmetler üretilmesini sağlamalıdır. Eğer bunları yapamıyorsa  korkarım zamanında yapılacak seçimlerde de umduğunu bulamayacak ve belki de 1999’da ki gibi Meclis dışında kalacaktır.! Sayın Baykal veya Mumcu ve Ağar ne kadar erken seçim isterlerse istesinler ben Hükümetin seçimlerim zamanında yapılacağı kararlılığını görüyorum. Bu erken seçim gündeme gelir ama artık eskilerde olduğu gibi yapılamaz. Çünkü devir gerçekten çok değişti ve artık siyasetçilerin ağızlarından çıkan sözlerin yerine getirileceği bir devir geldi. Muhalefet, bunu anlamıyor! Kalınsağlıcakla.