Bayrak şamatası!

 

M.Kemal AYÇİÇEK – 28.Mart.2005

 

 

Siz de infial uyananlardansınız biliyorum. Adamın biri, yolda çocukları çağırıyor, boynun da  da at kuyruğu gibi bir kravatla, ellerine bir Türk Bayrağı veriyor ve “yakın bunu” diyor ve str olup çekip gidiyor. Ardından da çocuklar doğru dürüst bir insan sandıkları o büyüklerinin   dediklerini yapmaya kalkıyorlar ve bir polis o çocukların yakmaya kalktığı bayrağı ellerinden alıyor ve ödüllendiriliyor. Çocuklar yakalanıyor ve aileleri de olayı izlerken TV’lerden kendi çocuklarını tanıyamıyor ve belki de çocuklarına veya belki de çocuklarının analarına küfrediyordur.

 

O bayrağı çocuklar yakmasın diye ellerinden kurtaran kahraman polis(!) neden o bayrağı vereni göremiyor onu hala anlayabilmiş değilim doğrusu, hadi neyse onu görmedi diyelim bayrağımızı kurtardığı için ona bizim de bir teşekkür borcumuz var, teşekkür ederiz. Her nasıl oluyorsa bu tur polis arkadaşlar, kahraman olunabilecek yerleri mutlaka en iyi bilenler olurlar. Sanki o polislerimiz özellikle bu tür madalya alınabilecek zeminleri koklarlar ve bakarsınız hemen kahraman oluverirler, sanki onlar bu bayrağı veren kravatlı bayrak düşmanını gezden kaçırıp, o olayın oluşumunu bekler ve şıp diye koşar bayrağı kaptığı gibi ödülü alır ve artık o meslekte her zaman bir bayrak kahramanı olarak tarihteki yerini alır. Aferin.

 

Ne olduysa ondan sonra oldu işte memlekette ne kadar da bayrak seven varmış meğer de bizim haberimiz yokmuş iyi mi? Daha bir hafta önce Çanakkale zaferinin 90. yıldönümünde  milli bir gün kutlanırken bayrak vermeyen gazeteler, bayrak asmayan ne kadar bayrakseven(!) varsa hepsi de maşallah dedirtecek bir tarzda bayrak sevdalısı kesilip de bayrak asmaz mı? Bu ülkede sahte rakıdan 25 kişi can verdi bu ülkede sahte ilaçtan kim bilir kaç kişi yaşamını yitirdi ama şu sahte bayraksevdalılarına bir şey olmadı. Sahtekarlığın alasını yapanlar, Bayrağımızı ellerine doladılar. Ben 18 Mart’ta bayrak asmıştım ama şu son günlerdeki bayrak asmacılardan olmadım olmuyorum olmayacağım. Kim bendeki bayrak sevgisinin sorgusunu yapacak? Nedir bunun ölçüsü, kimin ülkesinde ne olmuş da bu bayrak severler derneğinin sahtecileri türedi sokaklarda boy boy göstermelik sloganlarla boy gösteriyorlar. Nedir bunları harekete geçiren şey, bu olayın arkasında kimler var, kim bu oyunu sahneye koyuyor ve kimler dublorluk yapıyor bunları çok iyi bellememiz gerekir.

 

Bayrak saygısı salt kendi bayrağına saygısızlık edilince mi nüksetmelidir? Yani hangi milletin olursa olsun temsil edilen milletler, kendi milletinden ne kadar aşağılık ki  siz başka ülkenin bayraklarını yakarken aynı duyarlılığı sergileyemiyorsunuz? Böyle hep bana reb bana zihniyeti olur mu? Kutsal olan salt Türk bayrağımıdır? Neden ABD’nin Fransa’nın, Almanya’nın, Kore’nin veya Gürcistan’ın bayrağı yakılınca ses çıkarmıyor bu bayraksevenler derneği üyeleri neden? Kim çekiyor bu bayrak olayının ipini, kim büyütüyor. Hangi Gazeteler hangi kurumlar. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin RTÜK gibi kurumları kalkıp TV’lere “Ekranlara bayrak koyun” talimatı veriyor, ayıp valla çok ayıp. Bu kadar da olmaz bu kadar da oyuna gelinmez bu kadar da gülünç konuma düşülmez ki.

 

Evet, bu bayrak olayı abartılmıştır. Siyasi rant meselesi yapılmıştır. Bunu yapanlar özellikle merkezden oy kapma sevdasındaki sağ partilerdir. Tabi Anamuhalefette koltuk çıkmaktadır. Bakın Trabzon’un Araklı ilçesi’nde MHP’lilerin bir bayrak mitingi yapacağının duyumunu alan Saadet Partili Belediye Başkanı Ümit Çebi, erken davranmış ve yanına bazı siyasi partileri de alarak bayrak mitingi düzenlemiş o mitingde bile sözde ülkücüler, olayı kendi siyasal amaçlarına alet etmeye kalktıkları için orada susturulmuş  ve onlara fırsat verilmemiştir. Evet aynen öyle işte bu bayrak sevdası falan değil düpedüz bir siyasal rant gösterilerine dönüştürülüyor ve bunun ülkede gerilimi artıracağını görür gibi oluyorum. Yani iki çocuk kalkıp  70 milyonluk bir ülkede gereksiz gerginliklere yol açabilecek bir olayı başlatmış oldular. Onca akıllı insan da kalkıp buna alet mi olacak. Hayır, yapılan bayrağa saygı falan değil düpedüz huzursuzluk fitilini ateşlemektir. Kimsenin bu oyuna alet olmaması gerekir. Bayrağa saygı, milli günlerimizde gösterilmelidir. Yoksa bayrak sahtekarlıklardan beslenenlerin oyuncağı olmamalı ve buna da bizim alet olmamamız gerekir. Kabilemiyiz biz nedir bu refleks nerden geliyor neye karşı kim kimden neyi esirgemiş de kim kime neyi ne kadar çok görüyor Allah aşkına yani. Saçmalık. Bayrak, milli günlerimizde ona gereken saygı ile asılmalıdır ve o günlerimizde bu tür saygıda yarışmalıyız. En azından ben öyle düşünüyor ve öyle yaşıyorum. Kalın sağlıcakla.